DOLAR 35,2124 -0.01%
EURO 36,8187 0.11%
ALTIN 2.970,140,07
BITCOIN 3318521-2.48669%
Isparta

KAPALI

SABAHA KALAN SÜRE

Ekonomist Süha Halıcıoğlu

Ekonomist Süha Halıcıoğlu

05 Ağustos 2024 Pazartesi

Enflasyon ne değildir?

Enflasyon ne değildir?
3

BEĞENDİM

ABONE OL

Değerli okurlar yeniden merhaba,

Uzun bir süredir sosyal hayatta enflasyonun nasıl algılandığına dair çeşitli gözlem ve araştırmalar yapıyorum. Aldığım cevaplar çoğu kişinin enflasyon tabirini bildiği ama mahiyetini tam olarak bilmediği yönünde oldu. Gözlemlediğim bazı algılara değinecek olursak;

* Bugün 1₺ olan ürünün ertesi gün zamlanması

* Ne yapılırsa yapılsın kontrol edilemeyen bir kavram

* Giderlerimizdeki artışların gelirlerimizdeki artıştan daha fazla olma durumu

* Paramızın her gün daha da erimeye devam etmesi olgusu

* Merkez bankalarının karşılıksız para basması sonucu ortaya çıkan kavram

* Ülkedeki altın ve dövizin yurt dışına çıkması sonucu oluşan oran

Bu cevaplar neticesinde elde edilen sonuç; çoğu dönem yüksek enflasyonla iç içe yaşadığımız bir ülke olmamıza rağmen acıdır ki toplumumuzun bu olgunun nasıl ortaya çıktığı ya da ne olduğuna yönelik bir araştırması/merakı olmadığı yönündedir. Oysaki enflasyonun nedenlerinin ve sonuçlarının bilinmesi yapılacak yatırımlarda tasarruflarda ve harcama eğilimlerinde daha mantıklı ve iktisadi bir tutum sergilenmesini sağlayacaktır.

Peki nedir bu enflasyon? Basit bir tabir ile enflasyon belirli bir dönem içerisindeki fiyatların ne oranda arttığının göstergesidir. Bu gösterge idari kesimlerin yatırım kararları almalarında ya da ekonomi politikalarını yönlendirmelerinde önemli rol oynamaktadır. Ekonomi yönetim organları bu olgu ile mücadele için belirli kavramlar kullanmaktadırlar. Bu kavramlar içerisinde en bilinen kavram ‘faiz uygulamasıdır’. Yüksek enflasyonun olduğu dönemlerde ya da enflasyonun kontrol altında tutulabilmesi amacıyla kullanılmaktadır. Bu iki kavram arasındaki ilişki ise insanların harcama eğilimlerini faiz oranlarını artırarak tasarruf yapmalarını daha cazip kılabilmektir. Dini ya da kişisel etkenlerin göz önüne alınmadığı bir senaryoda bu strateji birey için ilk etapta oldukça mantıklıdır. Çünkü varlıkları belirli bir oranda katlanacaktır böylece teorik olarak enflasyondan belirli bir derece de korunmuş olacaktır. Ama unutulmamalıdır ki bu durum süreklilik arz ettiğinde artık birey için optimum faydası azalmaya başlayacaktır. Bunun sebebi ise faiz getirisi olan varlıklardaki artışın zamanla talep edilen mal ve hizmetlerin fiyatlarındaki artıştan daha az bir artış eğilimi içerisinde olması durumudur. Tüketiciler için cazip gelen bu olgu, üreticiler için de cazip olacaktır ki ürün üretimi için yapılacak yatırımların belirli bir kısmı bu olguya yönelecek ve dolayısıyla piyasada çok talep edilen bir ürünün az olması nihai ürün fiyatlarını artıracaktır. Bir diğer durum da para sağlayıcısı rolünü üstlenen bankaların faiz yatırımcılarına oranlar yükseldiğinden dolayı ödedikleri meblağ artacağı için para talep edicilerini fonlarken bu oranları onlara yansıtması olacaktır. Bunun neticesinde ise üreticilerin maliyetleri artacak ve doğal olarak onlar da bu maliyetleri nihai ürün fiyatlarına yansıtacaklardır. Önemli olan husus faiz yatırımı yapacak bireylerin uzun dönemli bir yatırım hedeflemektense daha az süreli ve yatırımlarını çeşitlendirerek yapmış olmaları gerekmesidir. Esenle kalın.