DOLAR 35,2124 -0.01%
EURO 36,8187 0.11%
ALTIN 2.970,140,07
BITCOIN 3318521-2.48669%
Isparta

KAPALI

SABAHA KALAN SÜRE

Afyonkarahisar KESK İl Temsilcisi Ender Karaaslan: “Bizler emeğin sömürülmediği bir ülke istiyoruz”
  • Folkhaber
  • Dünya
  • Siyaset
  • Afyonkarahisar KESK İl Temsilcisi Ender Karaaslan: “Bizler emeğin sömürülmediği bir ülke istiyoruz”

Afyonkarahisar KESK İl Temsilcisi Ender Karaaslan: “Bizler emeğin sömürülmediği bir ülke istiyoruz”

ABONE OL
Mayıs 1, 2024 17:32
Afyonkarahisar KESK İl Temsilcisi Ender Karaaslan: “Bizler emeğin sömürülmediği bir ülke istiyoruz”
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Afyonkarahisar KESK İl Temsilcisi Ender Karaaslan 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde açıklama yaptı. Karaaslan açıklamasında, “Bizler, emeğin sömürülmediği; herkesin güvenceli, insanca çalıştığı bir işinin ve gelirinin olduğu, ekonomik krizlerin faturasının emekçilere yıkılmadığı, sendikal hak ve özgürlüklerin önünün açıldığı bir ülke istiyoruz” dedi.

Afyonkarahisar’da 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü kapsamında Zafer Meydanı kutlamaların adresi oldu. Burada Afyonkarahisar Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu da kutlamalara katıldı.

Afyonkarahisar KESK İl Temsilcisi Ender Karaaslan emekçilerin 1 Mayıs’ını kutlayarak “Merhaba dostlar, işçiler, emekçiler, gençler, kadınlar, emekliler. Merhaba insanca bir yaşam mücadelesinde tek sermayesi emeği olanlar, merhaba gelecek güzel günlerin filizlerini yüreklerinde taşıyanlar, merhaba emek, insan ve doğa düşmanı düzene itiraz edenler, umudun resmini çizmek için alanları renklendirenler merhaba,birlik, mücadele dayanışma gününüz kutlu olsun.” ifadelerini kullandı.

– “Kapitalist barbarlık emekçiyi sömürmeye devam ediyor”

Karaaslan açıklamalarının devamında; “Dünyanın ve yurdun neresinde olursa olsun yüreği aydınlık bir gelecek için çarpanlara buradan, emeğin kürsüsünden selam gönderiyoruz. Selam olsun, çocuklarına onurlu bir gelecek bırakmak için direnenlere, sömürü, talan, yağma ve baskı düzenine direnenlere, sabahın sahiplerine bin selam olsun.

Dostlar, dünyada ve ülkemizde kapitalist barbarlığın yarattığı yıkımın faturası her geçen gün büyüyor. Her baktığı yerde doların yeşilini, petrolün siyahını gören kapitalist barbarlık, milyonlarca işçiyi, emekçiyi her gün daha fazla sömürmeye devam ediyor. Savaş ve çatışmalarla, nükleer santrallerle, siyanürlü maden aramalarıyla atmosfere, toprağa saldığı zehirli gazlarla, atıklarla doğamızı mahvediyor.

– “Ülkemiz asgari ücretliler ülkesine dönüştürüldü”

İster mavi yakalı olalım ister beyaz yakalı, ister asgari ücretli olalım ister emekli, ister küçük esnaf olalım ister çiftçi, ister atık kâğıt işçisi olalım ister barınma hakkı yok sayılan, “yurtsuz” bırakılan üniversite öğrencisi. Hiç fark etmiyor. Her krizin faturası hep bizlere kesiliyor. Her sabah yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyanıyoruz. Çocuklarımızın geleceği MESEM ve CEDES projeleri ile karartılıyor. Bu ülkede her beş çocuktan biri daha hayatının ilkbaharında işçi olarak çalışıyor.Çalışma yaşamı güvencesiz onlarca istihdam türü ile parça parça ediliyor. Geçtiğimiz genel seçim öncesi söz vermelerine rağmen kaldırılmayan mülakat sistemi ile torpilin kapısı sonuna kadar açılıyor, liyakat yok sayılıyor. Her gün ortalama beş canımız işçi cinayetleri ile aramızdan koparılıyor. Ülkemiz “Asgari Ücretliler Ülkesi” ne dönüştürüldü. Emeğin milli gelirden aldığı pay son yirmi yılın en düşük noktasına indi.

– “Bir tarafta yatağa aç giren çocuklar, bir tarafta meclis bahçesinde kebap partisi verenler var.

Açlık sınırı 24 bin TL’yi yoksulluk sınırı 65 bin TL’yi aştı. Buna karşın her iki emekliden biri 10 bin TL aylıkla, on milyon asgari ücretli 17 bin TL ile yaşam savaşı veriyor. Gelir adaletsizliği uçurumu gittikçe büyüyor. Bugün karşımızdaki tabloda bir tarafta karın tokluğuna çalışan milyonlar, diğer tarafta faizden, ranttan, hazine garantili ihalelerden semirenler var. Bir tarafta yatağa aç giren çocuklarımız, diğer tarafta yurt dışında yediği ıstakoz yemeğini sosyal medya hesabından paylaşanlar, meclis bahçesinde kebap partisi verenler var.

Dostlar, ekmeğimizin her geçen gün küçüldüğü, haklarımızın, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı, her seferinde bizim değil, sermayenin, patronların yüzünü güldüren bu bozuk düzen, bizim düzenimiz değil.

– “Bu düzene artık yeter diyoruz”

Bizler; emeğin sömürülmediği, %1’in değil,  %99’un mutlu yaşadığı, herkesin güvenceli, insanca çalıştığı bir işinin ve gelirinin olduğu, ekonomik krizlerin faturasının emekçilere yıkılmadığı, sendikal hak ve özgürlüklerin önünün açıldığı, grevlerin yasaklanmadığı, düşünmenin, düşünceyi ifade etmenin cezalandırılmadığı, kadınlara yönelik cinayet, şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, eşit yurttaşlığın, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu, çocuklarımızın okula aç gitmediği, laik ve bilimsel eğitimden mahrum bırakılmadığı bir ülke istiyoruz.

Dostlar; bunun yolu hep birlikte mücadele etmekten geçiyor. Bozuk düzenin çarkları ile ezilen milyonlar olarak en son 31 Mart seçimlerine “Bizi yok sayamazsınız, biz buradayız” diyerek damgamızı vurduk.

Önümüzde yine çok zorlu bir süreç var. Ama emeğimizi hedef alan saldırıların dalga kıranı yine bizleriz. Emeğin birliği, halkların kardeşliği için, bilimden yana, aydınlık bir gelecek için umut yine bizleriz. Yeter ki gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan, emeğin, eşitliğin, özgürlüğün, demokrasinin, barışın, laikliğin hâkim olduğu bir dünya ve ülke için omuz omuza verelim.” dedi.

En az 10 karakter gerekli
Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.


HIZLI YORUM YAP
300x250r
300x250r